KOMPLİKASYON VE TIBBİ KUSUR AYRIMI

Hekim kusuru ile komplikasyonu ayırt etmek için;

  • Tıbbi standartlara uygun davranılmasına karşın meydana gelmesi olası riskleri komplikasyon;
  • Özen yükümlülüğüne aykırılık (ilgisizlik, bilgi ve beceri eksikliği) sonucunda ortaya çıkan zararlı sonuçları ise kusur olarak değerlendirmek gerekmektedir.

Önlem alınmayan komplikasyonlar. Komplikasyonların bir kısmının ortaya çıkmaması için gereken önlemlerin alınmamış olması kusur sayıldığından, ortaya çıkan istenmeyen neticenin hukuken komplikasyon olarak değerlendirilmemesi gerekir.

Örneğin steril araçla yapılan cerrahi bir operasyon sonrasında enfeksiyon gelişmemesi için steril pansuman yapılmaması ya da uygun dozda antibiyotik başlanmaması, gelişen enfeksiyonun hekim kusuruna dayalı olduğuna işaret eder.

Bu konuda sağlık uygulayıcılarımızın özellikle de hekimlerimizin, kafalarındaki bu sonuç bu işlemin komplikasyonu düşüncesini çıkarması gerekmektedir Bir sonucun komplikasyon olması tek başına hekimin sorumsuzluğuna sağlamamaktadır.

Buna karşın hastanın bünyesel özelliklerine bağlı olarak bir ilacın bazı yan etkilerinin ortaya çıkması öngörülebiliyor olsa da önlenme olasılığı bulunmamaktaysa, hekimin alabileceği bir tedbir yoktur.

Fark Edilemeyen Komplikasyonlar Nelerdir?

Komplikasyonun ortaya çıktığının fark edilmesi durumunda önlem alınması olanaklı ise, özensizlik dolayısıyla fark edemeyip önlemsiz kalmasına neden olmak da hekim kusuruna yol açabilir.

Örneğin, katarakt ameliyatı sonrasında göz içi basıncında yükselme bir komplikasyondur. Ancak hekim göz içi basıncı ölçümünü düzenli yapmadığı için bu komplikasyonu fark etmezse, malpraktise dönüşebilir.

Hekim ilgisi, bilgisi ve dikkati ile komplikasyonu bilecek ve fark edecek ona göre müdahale edecektir.

Başka bir örnekte; cerrahi operasyon sırasında anestezi uygulamasına (anestezi ilacına) bağlı olarak kardiak arrest (kalbin pompalama işlevinin durması) gelişmiş, ancak anestezi uzmanının vital bulgu (nabız, solunum vb.) takibini yeterince yapmaması nedeniyle ölüm önlenemediğinden hekim kusurlu görülmelidir.

İyi Yönetilemeyen Komplikasyonlar Nelerdir?

Uygulanan tedavi yöntemine bağlı olarak ortaya çıkan komplikasyonun hastaya en az zararla ortadan kaldırılması için gerekenin yapılması konusunda da hekimin sorumluluğu bulunmaktadır.

Böyle bir durumda hekim komplikasyon nedeniyle sorumlu tutulamaz ise de, komplikasyonun onarılmasında kusuru varsa, bu nedenle sorumlu olacaktır.

Böylece, komplikasyon sürecinin iyi yönetilmemesi, vakayı malpraktise dönüştürmektedir.

Hatta, komplikasyonun sonuçlarını gidermek için gereken tıbbi yardımı yapmayan hekim, kasten öldürme veya yaralamanın ihmali davranışla işlenmesi (TCK m. 83, 88) suçlarından sorumlu tutulabilecektir.

Komplikasyonlar çoklukla ilaçların yan etkilerine bağlı olarak ya da cerrahi tedavilerde ortaya çıkmaktadır.

İlaç Kullanımına Bağlı Komplikasyonlar Nelerdir?

İlacın reçetelendirilmesi veya kullanımına bağlı hekim kusurunun var olup olmadığı araştırılmalıdır. Uygun ilacın verilmemesi veya kullanımla ilgili önemli hususlarda hastanın bilgilendirilmemesi hekim kusuru niteliğindedir.

İlacın kullanılmasıyla ilgili bir kusur bulunmamasına karşın hastanın bünyesinde yan tesir yapmışsa komplikasyon söz konusu olmaktadır.

Özellikle kemoterapi ve radyoterapi uygulamalarında hasta bünyesinde ciddi yan etkiler ortaya çıkabilmektedir. Yan etkilerine karşın, yararları nedeniyle bu yönteme başvurulması gerekli ise, hasta bu konuda bilgilendirilmelidir.

Cerrahi Girişimler

Komplikasyonların en yoğun görüldüğü tıbbi müdahalelerdendir. Bazı cerrahi girişimlerin zorluğu nedeniyle, en başarılı cerrah da olsa bir sinir veya damar kesisine yol açılması riski tıbben kabul edilmektedir.

Diğer taraftan, ameliyatta hasta vücudunda gazlı bez unutmak gibi tıbbi kusurların belirli bir istatistiksel orana ulaşması, bu tür hataların komplikasyon olarak kabul edilmesini gerektirmez.

Karın bölgesi veya vajina ameliyatlarında hekim ve ameliyat hemşiresinin tampon ve gaz bezi sayımı yapması ve vücutta kalmamasına özen göstermesi gerekir; Vücutta cisim unutulması halinde ameliyat hekimi ve hemşiresinin özensiz davranışları nedeniyle taksir sorumluluğu olacaktır.

“…görevli hemşire olan sanıkların genel cerrahi uzmanının, mağdurun karnında unuttuğu iki adet pensi, ameliyat öncesi ve sonrasında sayarak kontrol etmemekten ibaret olan eylemlerinin, özel hüküm niteliğindeki taksirle yaralama suçuna katılma niteliğinde olduğu...“Yargıtay 4.CD. 19 12.2008. 16170/2316.

Hekim, benzer hataların oluşmaması için tedbirli davranmakla yükümlüdür. İstenmeyen her zararlı sonuç, komplikasyon olarak değerlendirilemez.

Ortaya çıkan zararlı neticenin komplikasyon olup olmadığının belirlenebilmesi için, öncelikle gerçekleştirilen tıbbi girişimde hekimin tıp biliminin veri ve standartlarına uyup uymadığı,

Özensiz davranışının bulunup bulunmadığı gibi hususların araştırılması, kısaca tıbbi kusurun bulunmadığının saptanması zorunludur.

Bu araştırmanın da tıp bilimi uzmanlarınca yapılması gerekmektedir.

Örnekler

Önlenemez nedenlere bağlı olarak gerçekleşen riskler hekimin sorumluluğuna yol açmaz. Doktrinde verilen bir örnekteki gibi; herhangi bir bilinen hastalığı veya risk faktörü olmayan hastaya anestezi altında göz ameliyatı yapılmış, bir gün sonra beklenmedik bir şekilde ölüm gerçekleşmiştir.

Bu olayda ameliyata bağlı olarak süreçte derin ven trombozu gelişmesi nedeniyle akciğer embolisine bağlı ölüm gerçekleştiği, hekim kusurunun bulunmadığı tespit edilmiş, hekim sorumlu tutulmamıştır.  Ancak bu riskin ortaya çıkmaması için gereken tedbirlerin alınmış olması da gerekmektedir.

Cerrahi girişimlerde derin ven trombozu ve pulmoner emboli gelişmesi potansiyel bir risk olup, operasyon sonrasındaki yatağa bağlı günler de riski artırmaktadır. Ancak bütün önlemler alınsa dahi bu riskin meydana gelebileceği belirtilmektedir.

Bilimsel araştırmalarda özellikle girişimsel tedavi yöntemleri ve cerrahi girişimlerinin, uzman merkezlerde ve tecrübeli ekipler tarafından yapılması durumunda komplikasyon oranlarının azalacağı belirtilmektedir.

Konuyla ilgili diğer bir araştırmada kontakt lens uygulamaları değerlendirilirken aynı yorumu destekler şekilde “en sık rastlanılan komplikasyonlar olan lens depozitleri (%24.3) ve konjonktivitlerin (%18.0); uygun hasta seçimi, iyi hijyen ve düzenli bakım ile önlenebileceği kanısına varılmıştır” denilmiştir.

Yine, mesai dışı veya uygunsuz ortamlardaki ameliyatlarda riskin arttığı kanısı ifade edilmektedir.

 Komplikasyon oranlarıyla hekimin bilgi ve tecrübesi ile tecrübeli yardımcı personel ve donanımlı hastane/klinik arasında ters orantı bulunduğunu gösteren bu sonuç, cerrahi girişimlerde sinir, kanal, damar kesisi şeklinde oluşan komplikasyonların aslında tıbbi kusur mu olduğu sorusunu da akla getirmektedir.

Doktrinde, cerrahi dallarda ilgili komplikasyonun hangi oranda görüldüğünün bilimsel literatürde belli olduğu, bir hekimin elinde bu oranlardan daha sık görüldüğünde bunun komplikasyon değil, hekim kusuru olarak değerlendirilmesi gerektiği belirtilmektedir.

Bundan ayrıca, komplikasyon dolayısıyla sorumsuzluğun kabul edilebilmesi için, öngörülebilen bir komplikasyonun meydana gelmemesi ve gelmesi durumunda da olumsuz neticeyi önlemek amacıyla gereken tedbirlerin alınmasında bir kusurun bulunmaması gerekir.

Tipik örnek olarak, cerrahi operasyon sonucunda enfeksiyon gelişimini önlemeye yönelik tedbir alınmaması gösterilebilir.

Bu nedenle, öngörülen bir komplikasyonun meydana gelmemesi için gerekli önlemler alınmamış, tedbirsiz davranılmışsa, hekim zararlı sonuçtan dolayı bilinçli taksir nedeniyle sorumlu olur.

Cerrahi girişimlere bağlı olarak; fistüller, ameliyat sonrası yapışıklıkları, appendektomi sonrası batın içi abse, hematom, basınç yaraları, ağrı vb. komplikasyonlar ortaya çıkabilir.

Cerrahi girişimlerde komplikasyon riskini artıran bünyesel faktörler de olabilir.

  • Aşırı sigara veya alkol kullanımı,
  • İlaçların kötüye kullanılması,
  • Hastanın genç veya çok yaşlı olması gibi nedenler hasta bünyesine bağlı riskleri artırır.

Cerrahi girişim sonrasında da (postoperatif dönemde) komplikasyon oluşabilir; yara enfeksiyonları bu duruma örnektir.

Yaranın pansumanı ve uygun dozda antibiyotik başlanması gibi tedbirler bakımından hekimin bir kusuru bulunmamaktaysa, ortaya çıkan enfeksiyon, komplikasyon olarak kabul edilir.

Örneğin, katarakt operasyonu sonucunda infeksiyon ve endoftalmi, panaftalmi, vitrektomi ve göz kaybı meydana gelmiştir.

Bilirkişi incelemesinde tedavi kusuru olmadığı ve hekim tarafından gereken önlemlerin alınmasına karşın istenmeyen sonuçların önlenemediği belirtilmiş, hekim kusurlu görülmemiştir.

Komplikasyon olarak ortaya çıktığı ileri sürülen netice hekimin beceri kusuru da olabilir. Örneğin, gözde arpacık tedavisi için yapılan enjeksiyonun kısmen yanlışlıkla konjonktivaya yapılması nedeniyle birkaç gün sonra görme kaybı meydana gelmişse, bu durum komplikasyon değil, hekim kusuru olarak değerlendirilir.

Aydınlatma

Yapılacak tıbbi girişime bağlı olarak meydana gelebilecek komplikasyonlar konusunda hastanın bilgilendirilmemiş olması da tıbbi kusur sayılır.

Yargıtay bir kararında, penisilin enjekte edilmesi sonucu vücudu hasar gören hastanın bu konuda aydınlatıldığının kanıtlanamadığı üzerinde durmuştur:

“.. .davalıların davacıya penisilin enjektesi yapmadan önce alerji testi yaptıklarını ispat edemedikleri gibi, ailesinde alerji öyküsü olmasa bile, nadiren olsa da bu tür komplikasyonların oluşabileceği konusunda, kendisini bilgilendirip aydınlattıklarını ve bu konuda davacının onayını aldıkları da yazılı belge ile ispat edilmiş değildir. Hükme esas alınan Adli Tıp Kurumu raporunda davalıların, davacıyı aydınlatma borcunu yerine getirip getirmediği tartışılmamıştır. Eksik inceleme ve araştırma sonucu hüküm kurulamaz. O halde mahkemece yukarıda açıklanan hususlarla ilgili olarak varsa taraf delillerini topladıktan sonra, davalıların aydınlatılmış onam alma yükümlüğünü yerine getirip getirmedikleri, bunda kusurlarının bulunup bulunmadığı yönünde, inceleme yapılmak üzere dosyanın tomar halindeüniversitelerden seçilecek konusunda uzman bilirkişilere teslimi ile taraf, mahkeme ve Yargıtay denetimine açık, ayrıntılı ve gerekçeli rapor tanzim edilmesinin istenmesi, bundan sonra hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekir“. Yargıtay 13.HD. 28.04.2009, 2008/15195-2009/5671.

Diğer bir olayda, hastanın daha önce geçirdiği operasyon nedeniyle karında oluşan ameliyat izlerinin, sonradan yapılması planlanan karın gerdirme ameliyatının iyileşmesine olumsuz etkileri olabileceğine ilişkin risk konusunda hastanın bilgilendirilmesi gerektiği belirtilmiştir:

Somut olayda; alınan Adli Tıp raporunda ” ..davacının daha önce kolesistektomi ve apendektomiye ait ameliyat izlerinin olduğunu, bunlardan kolesistektomi ameliyatının çalışma alanının karın germe ameliyatında yara iyileşmesine olumsuz etkisinin sıklıkla beklendiğinden ameliyatlardan yeterli sonuç alınamamasına neden olan sağ yanda gelişmiş cilt kaybı, yağ nekrozu ve enfeksiyonun hekim hatasından kaynaklanmadığı…” belirtilmiş olup açıklanan gerekçeler dikkate alındığında, bu hususların yüklenicinin genel ihbar zorunluluğu kapsamında olduğu açıktır. O halde, davalının ameliyat öncesi muhtemelen hasıl olabilecek sonuç ve komplikasyonlar hakkında hastasını bilgilendirmesi Borçlar Kanunu’na göre bir zorunluluktur. Bu nedenle; davalının, davacıyı bu konuda bilgilendirdiği ve gerekçeli açıklamaları yaparak uyardığı hususu ve davacının yeterli derecede aydınlatılıp aydınlatılmadığı hususunda davalı delillerinin toplanarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma gerektirir.”

SONUÇ

Hekim komplikasyonlar nedeniyle kusurlu sayılamaz. Fakat, komplikasyonun fark edilmemesi, komplikasyona geç müdahale edilmesi, komplikasyonlar hakkında hastanın net ve kesin şekilde aydınlatılmaması vb. sebeplerle komplikasyonlar hekimler için bir sorumluluk durumuna neden olabilir.

Av. Mustafa İlker TEKİR – TEKİR Hukuk & Danışmanlık Kurucu Avukatı

NOT: Bu yazı Kayseri’de avukatlık yapmakta olan Av. Mustafa İlker TEKİR tarafından oluşturulmuştur. İzinsiz olarak alınması/kullanılması halinde gerekli hukuki müracaatlarda bulunulacaktır.

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir